Cumartesi, Mart 28, 2009

Fark yaratan şeçim broşürleri




Beşiktaş'ta yaşayanlar perşembe akşamı kapılarında 2 tane seçim broşürü gördüler. Bunlardan biri AKP Beşiktaş Belediye Başkan Adayı Sibel Çarmıklı, diğeri ise eski SHP'li Belediye Başkanı ve şimdi DSP'den aday Ayfer Atay'a aitti. Sibel Çarmıklı oldukça kaliteli görsellerla ve tasarımı usta işi bir kaç broşür dağıttı. Bu kalın broşür demetinin içinden bir DVD çıktı. Bu DVD'de Sibel hanımın Beşiktaş halkının sorduğu sorulara yanıt veriyor. Çok ikna edici bulmasam bile yine de kapımıza gelen ilk seçim DVD'si olması açısından önemli bir adım.

Ayrıca DVD kutusunun üzerinde iki web sitesi adresi var, www.sibelcarmikli.com ve www.besiktasicinsibelcarmikli.com iki site de aynı adrese çıkıyor. Sitenin içeriği ve tasarı biraz klasiğe yakın olsa da Sibel hanım hem kendine wordpress üzerinde bir blog yapmış hem de Facebook'ta grup açmış. Facebook grubu 261 kişilik üye listesiyle bir hayal kırıklığı olsa da Sibel hanımın iletişim uygulamaları açısından çeşitliliğini görmesi bakımından önemli. AKP'nin sosyal medya ve internet kullanıcıları arasında popülerliği pek yüksek değil. Baksanıza Mediacat Dergisi'nin web sitesinde yapılan seçim anketinde en çok oyu CHP almış.





Sibel hanım blogunu da blogun içeriğini de çok iyi yönetmiş. Hergün gittiği yerlerde çekilen fotoğrafları sitesine eklemiş. Fotoğraflar da hem halkla hem de üst düzey toplantılardaki görüntülerine yer vermiş. Ancak basında hep "Sosyetenin ünlü ismi" algısından kurtulamamış. Bunun bir etkisi olur mu olmaz mı bilemiyorum ama Beşiktaş'ın önemli oy potansiyeli olan Etiler - Bebek bölgesinde yaşayanların ALEM ve ŞAMDAN dergisinden tanıdığı bir isim olduğu kesin.

Blogunda Sibel hanım TV röportajlarının kayıtlarına yer vermiş. Bence blogu remsi web sitesinden daha başarılı ve iletişim dostu (communication friedly) olmuş.



Ayfer beyin web sitesi ise ve kapımıza gelen broşürü ise çok çok klasik, soğuk ve uzak ne yazık ki. Peki CHP'den ne geldi, İsmail Ünal'ın sitesi nasıl diye soracak olursanız. İsmail Ünal ve CHP pek bir şey yapma zahmetine katlanmamışlar. Çünkü CHP'den tek yaprak bir kağıt geldi, orada da oyunuzu kullanın mesajı vardı. İsmail Ünal'ın bir web sitesi yok, en azından Google'a göre, ben bulamadım. Acaba İsmail bey belediyenin sitesini kendi sitesi gibi mi kullanıyor.

Evet seçime bir kaç gün kala adayların iletişim çalışmalarını değerlendirdiğimizde Sibel Çarmıklı'nın bir kaç adım önde olduğunu görüyoruz. Yiğin hakkı yiğide...




Cuma, Mart 27, 2009

Özlemiştik... Avusturalya GP





Formula 1'siz geçen günlerimiz bitti ve yepyeni, heyecanlı ve çekişmeli geçecek bir sezon daha bugün Avusturalya'da başladı. Antrenman sonuçlarından ilginç haberler gelmeye başladı. Rosberg, Barrichello ve Trulli en hızlı zamanlara imza attılar.

Değişen kuralları, yeni katılan takımlarıyla yepyeni bir heyecan başlıyor. Yaklaşık 14 yıldır tüm sezonu takip ediyorum. Her yıl ayrı bir keyif ve heyecan alıyorum. Ekonomik krizin gölgesinde başlayan Formula 1 bakalım bizi nasıl heyecanlara sürükleyecek.

Bu yıl F1'i TRT yayınlıyor. İşte yayın programı:

SIRALAMA TURLARI
TRT1 28 Mart 2009 Cumartesi 07:45
TRT3 28 Mart 2009 Cumartesi 14:00 - Tekrar

YARIŞ
TRT1 29 Mart 2009 Pazar 08:30
TRT3 29 Mart 2009 Pazar 14:00 - Tekrar

Perşembe, Mart 26, 2009

Oyunu Kullan!



28 Mart 2004 seçimlerinde İstanbul'da 1 milyon 918 bin 686 kişi oylarıyla Büyükşehir Belediye Başkanı'nı seçti. 2 milyon 65 bin 729 kişi ise oy kullanmamayı seçti

Daha demoktrat bir Türkiye için, sesinizi duyurmak için oy kullanın

Salı, Mart 24, 2009

Amansız Ol'mamalı hiç kimse...




Tam da dünyada iki yollu asimetrik iletişim çağı başlıyor, herkeslere ve herşeylere karşı daha anlayışla ve uzlaşma duygusuyla yaklaşıyoruz, Obama'nın seçilmesi dünyadaki bu değişimin ve tansiyon düşüklüğünün simgesi olmuşken, Fatih Terim hocamız Amansız Ol diyor. Oyuncuların yüzüne ve vücuduna yansıyan, doperman köpeği, tos yapan bizonlar ve hızla kaçışan akrep görüntüleriyle Fatih Hoca "Amansız Kanının Son Damlasına Kadar Savaşır" diyor.

Geçtiğimiz Avrupa Kupaları elemelerinde İsviçre maçında sonra ceza almış, sahadaki futbolcuları aşırı motive ederek futbol dışı hareketlere izin vermiş, saha kenarından bir futbolcuyu göstererek nasıl sert müdahale etmesi gerekitğini anlatan Fatih Terim marka vaadiyle ve Türkiye A Milli Futbol Takımı'nın agresif bilinen itibariyle ne de Türk sporcusunun zeki, çevik ve ahlaklı olması gereken yapısıyla hiç mi hıç uyuşmuyor bu iletişim kampanyası.

Belli ki Nike'ın uluslararası alandaki bir kampanyasının uygulaması gibi görünüyor ve ulusal markaların yerel çuvallamalarına iyi bir örnek olarak hafızalarımızda kalacak. Bir kere amansıl ol sloganı bile çok şey ifade etmiyor.

Sakin Güç olarak kendini tanımlayan siyasetçilerin meydanlarda olduğu, sakinliğin ve insani değerlerimizi daha sık sorguladığımız ve tam tersine amanlı olmanın erdemli bir davranış olduğu değerlerin hızla yükseldiği dönemde Nike dünyayı, toplumları ve sporu doğru okuyamamış gibi görünüyor.

Pazar, Mart 22, 2009

Aradığım huzuru Curling'de buldum...




Daha haftanın başlangıç akşamı yani cuma akşamı Bursa'dan kestane şekeri yiyerek dönünce, Fenerbahçe'nin şampiyonluğu başka mayısa kaldı diyerek evin yolunu tuttum. Neyse ki cumartesi günü G.Kore'de Dünya Kadınlar Curling Şampiyonası başladı. Eurosport ekranlarında bu hafta sonu kendimi Curling (Körling dile telafuz edilmekte) sporuna verdim. Tenisten sonra seyrederken bana huzur veren tek spor olduğunu anladığım bu sporu kısaca "taşı gediğine koyma" sporu veya sanatı olarak tanımlayabilirim. Biz Türklerin çok iyi yaptığımızı sandığımız bir şey aslında.

Ancak Çin'den Litvanya'ya, Andora'dan Bulgaristan'a kadan pek çok ülkede oynanan ve ve sevilen bir olimpik oyun. Bazı haberlere göre Buz Pateni Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Nurettin Arıcan, Kocaeli'de yapımı bitecek olan salonda özellikle körling ve shot track yapılacağını belirterek, ''1800 metrelik olimpik salon şubat ayında kullanıma açılacak. Bu salonun bitmesiyle curling, Türkiye'ye resmen girmiş olacaktır. Şu anda Erzurum, Ankara ve İzmit'teki spor kulüpleri curling branşları açmış durumdalar. Ocak ayı içinde yapacağımız hakem ve antrenör eğitimiyle de bu sporun ilk temellerini atmış olacağız'' demiş ancak federasyonun sitesinde konuyla ilgili hiç bir şey bulamadım.




Asıl ben size bu hafta sonu curling'in nasıl nasıl terapi yaptığını anlatacaktım. Curling buz üstünde kaydırılan taşların nasıl çekişmeli ve heyecanlı bir spora dönüştüğnü anlatan ilginç bir spor. İzleyeni de rahatlatan, kulak memesi kıvamında geşeten ve keyif veren bir spor.

21 Mart tarihinde başlayan Dünya Kadınlar Curling Şampiyonası 29 Mart tarihine kadar devam ediyor. Çok çekişmeli eleme maçları oynanıyor. Vakit bulup mutlaka bir iki maç seyredin. Basın Topbaş, Kılıçdaroğlu, hafta sonu beynimizi kemiren mitinglerin görüntülerinden nasıl da uzaklaşıp keyif alacaksınız, benden söylemesi.




CURLING NEDİR?

Buz üzerine disk şeklinde iç içe çizilmiş üç halka hedefi, evi oluşturur. Pistin iki ucunda olan 3,66 m çapındaki evin, oyun hattı, hogdan uzaklığı 6,4 m, birbirlerinden uzaklığı 34,7 m.'dir. Puan, evin merkezine karşı takımdan daha yakına taş atarak kazanılır.

Hassaslık seviyesi ve kazanmak için ortaya konan stratejik düşüncenin karmaşık yapısı sayesinde curling ''buz üzerinde satranç'' olarak değerlendirilir.

OK Sıcak Temas Basın Bülteni




Türkiyede ilk ve tek: YENİ OKEY SICAK TEMAS


Türkiye’nin lider cinsel sağlık markası OKEY, yeni ürünü ‘Sıcak Temas’ ile prezervatif pazarının ateşini yükseltmeye hazırlanıyor!

Türkiye’de yepyeni bir segment yaratan OKEY Sıcak Temas, içerdiği ısıtıcı krem sayesinde genital bölgenin ısısını vücut ısısının 3–4 derece üstüne çıkarıyor ve aşkın hazzını ateşliyor!

OKEY Sıcak Temas, “prezervatif hissiyatı dolayısıyla cinsel ilişkiden alınan zevki azaltıyor” görüşüyle prezervatif kullanmayan tüketiciler için Türkiye pazarına sunuldu.

Son yıllarda prezervatif pazarına birbiri ardına yenilikçi ürünler sunan OKEY, Sıcak Temas ürünü ile yeni bir segment yaratıyor : Isıtıcı kremli prezervatifler

OKEY Sıcak Temas, içerdiği ısıtıcı krem sayesinde genital bölgenin ısısını vücut ısısının 3–4 derece üstüne çıkaran Sıcak Temas’ın sağladığı sıcaklık hissi prezervatifi daha az hissettirirken, ilişkiden alınan zevki de zirve’ye çıkartıyor.

Prezervatif pazarının açık ara lideri olarak, Türk toplumunun cinsellik konusundaki bilinç düzeyini yükseltmeyi misyon edinen OKEY, Sıcak Temas ürünü ile prezervatif kullanma oranını artırmayı hedefliyor.

Ünite İletişim: 212–272 93 13
İlgili Kişi: Zeynep Atasoy
zeynep.atasoy@unite.com.tr
www.unite.com.tr


OK Sıcak Temas Reklam Filmi

Yeni nesil basın bültenleri...



Bugünlerde şirketler farklı ürünlerinin içeriğiyle ilgili olarak çok yaratıcı basın bültenleri gönderiyorlar. Yanlış anlamayın yaratıcı olan basın bültenlerinin ya da basın dosyalarının içeriğe değil. Sadece bu basın bültenlerinin biçimi ve gönderim şekli oldukça yaratıcı.

Ben bundan 9 yıl önce gazetecilik masasından bu yana yani halkla ilişkiler masası arkasına geçtiğimde böyle bültenler göndermek pek mümkün değildi. Yapılıyordu da eğer müşteriniz büyük bir ve para harcayan bir şirketse ya da lansmanını yaptığınız ürün lüks bir ürün değilse böylesine yaratıcı işleri görmeniz mümkün olmuyordu.

Eskiden basın bültenleri bir yaprak A4 kağıt, üzerine ataçla tutuşturulmuş bir iki adet dia parçasından fazla bir şey değildi. Bir de özellikle hızlı tüketim alanında faaliyet gösteren şirketler en fazla ürün göndemi yaparlardı. Şimdi neredeyse yanında ürün olmayan bülten gitmiyor basına.

Şimdi sizlerle paylaşmak istediğim basın bülteni, son zamanlarda gördüğüm en iyi basın bülteni örneği. Özellikle prezarvatif gibi bıçak sırtı bir konuda yıllardır çok başarılı iletişim faaliyetyerine imza atan OK, yine turnayı gözünden vurmuş. Resimde gördüğünüz şey kocaman bir kibrit kutusu. Kibrit kutusu sola doğru kapağı açılıyor ve aynı zamanda kutunun içindeki bölüm de itilerek yukarı doğru açılıyor.



Açılan kapağın içinde basın bülteni, görsel malzemeler ve OK reklam filminin uzun ve kısa versiyonu bulunuyor. Sağ kısımda kalan bölümde ise ürün broşürü var. Kutunun içinden açılan bölümde ise ürün örneği ve uzun kırmızı kibritler bulunuyor.

Ürünün ismi OK Sıcak Temas. Ürünün mesajı ve bültenin mesajı taşıma şekli nasıl? Gayet başarılı değil mi?

Yalnız dikkat edilmesi gereken küçük bir ayrıntı var her zamanki gibi şeytan ayrıntıda gizlidir. O da bülteni gönderdiğiniz kişilerin durumu. Eğer bülteni erkek editörlere gönderiyorsanız, sorun yok. Bülteni gönderdiğiniz kadın editörler de evliyse yine de sorun olmayabilir. Ama bülteni alanlar hem bekar hem de kadın ise küçük bir yanlış anlaşılma ile karşılaşmak mümkün olabilir, "Ne demek istiyorsunuz" türünden. Ama eminim OK ekibi de bunu düşünmüşlerdir.

Cuma, Mart 20, 2009

Her gün yazmak...

Eğer bir site ya da blog sahibiyseniz bir sorurumluluk sahibi olmuşsunuz demektir diyor bir arkadaşım. Bu sorumluluk siteyi düzenli aralıklarla güncelemeyi ve yeni bilgiler girmeyi gerektiriyor.

Blog sahibi aynı zamanda bir yayıncılık misyonu ve sorumluluğunu da taşıyor. Bu sorumluluğu okucularınıza, sitenizi takip edenlere karşı en iyi şekilde yürütmeniz gerekiyor. Ben bu konudaki tartışmanın içinde bulduğumda kendimi biraz yüzüm kızardı. Sorumluluklarımı ne kadar zamandır yerine getirmediğimi farkettim.

Her gün yazı yazmanın ne kadar da zor olduğunu, iki üç satır da olsa bu yazı yazma alışkalığını nasıl edirdiğini gazetecileri abilerimizin hep merak etmiş hem de onlara gıpta duymuşumdur.

Sizlere karşı bu sorumluluğumu daha sık yerine getirmeye çalışacağım.

İyi hafta sonları dilerim...